BeslenmeÇevreGündemKıbrısManşetSağlıkToplum

Mucizevi Molekül Nitrik Oksidin

Mucizevi ve sihirli molekül Nitric Oxid (NO) sağlığımızın temelini oluşturur; özellikle kardiyovaskuler sağlık, inme, diyabet, erektil disfonksiyon, fiziksel performans düşüklüğü, bağışıklık sisteminizdeki sorunların altında yatan temel molekül eksikliği nitrik oxittir.

Hayatınıza yapacağınız küçük dokunuşlar ile hayat kalitenizde büyük farklar yaratabilirsiniz. Vücudumuzun tüm temel mekanizmalarında yer alan bu molekül ayrıca sihirli ve mucizevi molekül olarak adlandırılmaktadır.

1992 yılında Nitric oxid bilim dergisi tarafından yılın molekülü seçilmiş, 1998 yılında ise 3 Amerikalı tıp bilimcisine Nitrik oxidin keşfinden dolayı Nobel Ödülü verilmiştir. Peki, bu molekülü bu kadar önemli yapan nedir?

Doğru nefes, doğru gıdalar ve hayatımıza katacağımız fiziksel aktivite ile vücudumuzda oluşan bu molekülü optimize etmek için neler yapmanız gerektiğini anlamanız için size bilgi vereceğim. Tüm biyolojik mekanizmalarda rolü olan nitric oxid vücudumuzda üretimi azaldığı zaman çoğu kronik hastalığın oluşumu ve ilerlemesine zemin hazırlar.

Öncelikle bunun için nitric oxidin nasıl ve nerden oluştuğunu anlamanızda fayda vardır. Bu molekül iki farklı yolakta vücudumuzda oluşabilmektedir; birincisi Nitric oxid sentaz enzimi sayesinde damar için cepherinde bulunan epitel hücrelerin içinde bulunan bu enzim sayesinde arjininle beraber birleştiği zaman nitric oxid oluşabilmektedir. Ayrıca burun içi sinuslarda yer alan epitel hücrelerinde bulunan nitric oxid sentaz sayesinde burundan nefes alıp verirken de aynı şekilde nitrik oxid üretimi gerçekleşip oradan akciğerlere daha rahat nefes alabilmemiz için gitmektedir. Damarlarda vasodilatör görevi gören nitric oxid damarların iç cepherinde bulunan kası rahatlatıp damarın genişlemesine ve vücudumuzda oksijen ve gıdaların tüm hücre, doku ve organlara rahatça ulaşmasını sağlar. Böylelikle kan basıncı yani tansiyon dengelenmiş olur. Nitrik oxid seviyelerinde sorun yaşayan bireylerde tansiyon problemi yaşanmaktadır. Diğer bir yolak ise ağız yolu, yani Nitrad’dan zengin gıdaları tükettiğimiz zaman özellikle bunlar yeşil yapraklı sebzeler (roka, tere, bakchoy, marul, turp, pazı, karalahana, ıspanak pancar ve pancarın sapları) gibi gıdaları yediğimiz zaman bu sebzelerin içinde bulunan nitrat ağız içinde bulunan anaerobik bakteriler ile temas edince bakteriler sebze içindeki nitrati – nıtrite dönüşmektedir. Burada oral mikrobiyota yani ağız içi bakteri floranızın çeşitliliği çok önemlidir, yani siz ağız bakterilerinizi sürekli ağız gargarası ve flörür içeren dış macunu kullanıyor iseniz bu nitric oxid üretecek olan bakterileri yok etmiş oluyorsunuz özellikle ağız gargarası kullanan bireylerde yüksek tansiyon ve diyabet görülme sıklığı artmaktadır. O yüzden siz siz olun ağız gargarası kullanmayın.

Yediğiniz gıdaları iyi çiğnemek ve orda ağız içi salya ve gıdanın bakteriler ile temas etmesi nitric oxid üretimi için elzemdir. Aslında burada dikkat edilmesi gereken diğer bir konu çiğneme yani yeşil detox suları yerine koyu yeşil yapraklıların ve pancarın içilerek değil de yenilerek tüketilmesi çok önemli.

Ağızda bu yolağın birinci bölümü oluştuktan sonra yani nitrat, nitrite bakteriler sayesinde dönüşüm sağladıktan sonra midenin asidik bir ortam olması nitric oxid oluşumu için çok önemlidir. Uzun dönem kullanılan PPİ (proton pompa inhibitörleri) yani mide asidi azaltıcı ilaçlar özellikle 3-5 sene kullanıldığı zaman %35 kalp krizi ve inme görülme riski artmaktadır. Burada anlaşılması gereken uzun dönemli mide asidinizi düşüren ilaç kullanmak nitrik oxid üretimini bozduğundan kardiyovaskuler hastalıklar ve inme riski ile karşı karşıya kalabilmenizdir. Aynı şey uzun dönemli antibiyotik kullanan bireyler içinde geçerlidir. Antibiyotik iyi ve kötü bakteriyi öldürdüğünden nitric oxid oluşumu kısıtlanmaktadır.

Nitric oxid microdolasim ve tüm vücudumuzda dolaşımı optimize ettiğinden özellikle birinci yolak yani nitric oxid sentaz biz yaş aldıkça üretimi azalmaktadır. Yani 40 yaşından itibaren %50 az çalışmaya başlar ve bu 70 yaşına geldiğiniz zaman %15 çalışmaktadır. O yüzdendir ki insan yaş aldıkça nitric oxid üretimi vücutta düştüğünden kronik hastalıklar boy göstermektedir. Nitrik oxid seviyelerini düşürmemek için yapabileceğiniz bir kaç önemli taktik mevcuttur birincisi fiziksel aktivite nitric oxidin damarlarda oluşmasını tetikler yani spor yapmak doğal nitric oxid salınmasını arttırır ama bu çift yönlü bir yolaktır yani siz spor öncesi Nitrat’dan zengin besinler tüketirseniz de fiziksel performansınızda artış meydana gelecektir. Spor esnasında aerobic egzersiz metabolizmasında olduğunuz surece nitric oxid üretimi olacaktır. Diğer en önemli faktörlerden bir tanesi de doğru nefes alıp vermeniz özellikle burundan derin ve sakin nefesler alıp vermeniz nitric oxid sentezine destek sağlayacaktır. Özellikle sigara içmek nitric oxid sentezini azaltmakta, çok stresli yasamak ve gece uyumamak ayni şekilde bu molekülün oluşumunu engellemektedir. Kortizolun ve insulin seviyelerinizin yüksek olması ayni şekilde nitric oxid üretimini düşürmekte. Nitric oxidin diğer bir önemli görevi de hücre içine seker taşıması yani seker seviyelerinizi regule etmesi. Beynimiz vücudumuzun çoğu yerinden 20 kat daha fazla nitric oxid üretir. Bu hem öğrenme hem hafıza hem de toxinlerin beyinden uzaklaşması ve dolaşımın sağlanması için hayatidir. O yuzden nitric oxid üretilemediği zaman beyin ile ilgili Norodejeneratif hastalıklar, depresyon, Alzheimer’s gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Tüm kronik hastalıkların aslında temel sebebi ya vücudumuzdan esansiyel bir molekülün eksik olması veya fazla verilmesidir. Burada her şeyde olduğu gibi denge şart. Özellikle erektil disfonksiyon, diyabet, insulin direnci, tansiyon veya inme gibi sorunlar yaşıyorsanız mutlaka sigara içmeyin, şekerli gıdalardan ve islenmiş gıdalardan uzak durun ve daha aktif bir yasam biçimine geçmeniz ve profesyonel birinden destek almanız nitrik oxid seviyelerinizi yükseltmek için çok önemlidir.

Benzer Haberler

Başa dön tuşu